Page 9 - Kur'an-ı Kerim 11. Sınıf 1. Bölüm
P. 9
Kur’an-ı Kerim’i Tanıyalım 1. Ünite
Esbâb-ı Nüzûl
Kur’an-ı Kerim ayetlerinin bir kısmı herhan-
gi bir soru veya olaya bağlı olmadan indirilmiş, ARAŞTIRALIM
bir kısmı da bir sebebe bağlı olarak indirilmiş-
tir. Hadis kitaplarında Kur’an’ın açıklaması ile Kur'an-ı Kerim'den ezberlediğimiz
ilgili bölümlerinin büyük çoğunluğunda da bu bir sureyi seçerek sebeb-i nüzûlunu
nüzûl (indirilme) sebeplerine yer verilmektedir. araştıralım.
Bir ayetin nüzûl sebebi bilinirse o ayetin mana-
sı daha iyi anlaşılır. Böylece ayetlerle belirtilen
emir ve yasakların hikmeti daha açık olur ve daha kolay anlaşılır. Bunun için tefsir sahasında saha-
benin ayrı bir yeri vardır. Onlar, Peygamberimiz’in (s.a.v.) yanında bulunduklarından, nâzil (indiril-
miş) olan ayet veya surelerin kimin hakkında ve nerede nâzil olduğunu biliyorlardı. Bu bakımdan sa-
habeden sağlam nakillerle gelen haberler, ayetlerin manasını açıklamada büyük önem taşımaktadır.
Çünkü Kur’an-ı Kerim, indiği çevredeki muhataplarının yaşayış tarzlarını ve inançlarını göz önünde
bulundurmuştur. Bu nedenle Kur’an’da bahsedilen olayların geçtiği zaman ve yerlerin, o dönemdeki
siyasi, ekonomik, dinî ve sosyal yapının bilinmesi, Kur’an’ın doğru anlaşılmasını ve yorumlanmasını
sağlayacaktır. Ayrıca Kur’an’ın indiği dönemi bilmek, Kur’an’ın o dönemin şartları içinde bir toplumu
nasıl dönüştürdüğünü de anlaşılır kılacaktır.
BİLGİ KUTUSU
Hz. Peygamber’in (s.a.v.) risâlet döneminde yaşanan ve Kur’an’ın bir veya
birkaç ayetinin yahut bir suresinin inmesine yol açan olayı, durumu ya da soruyu
ifade etmek üzere esbâb-ı nüzûl yani nüzûl sebepleri ifadesi kullanılır. Bazı alimler
500 kadar ayetin inmesine yol açan olay, durum ya da soru gibi nüzûl sebeplerinin
bulunduğunu tespit etmişlerdir. Ancak Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetleri belirli sebeplere
bağlı olarak inmemiştir. İbn Teymiyye, bunların dışında kalan ve önemli bir kısmı
geçmiş peygamberlerin kıssaları ile ahirete dair haberlerden oluşan çok sayıdaki
ayetin nüzûl sebeplerini herhangi bir dış olayda değil doğrudan doğruya bu ayetlerin
kendi muhteva ve manalarında aramak gerektiğini belirtir. Buna göre ayetlerin büyük
bir kısmı genellikle insanları muhtaç oldukları hususlarda bilgilendirmek, eğitmek,
aydınlatmak, yönlendirmek veya uyarmak maksadıyla vahyedilmiştir. Bu nedenle bir
ayetin ne zaman, nerede, hangi şartlar içinde ve hangi olayla ilgili olarak indirildiğini
bilmek ayetin ilâhî maksada uygun şekilde yorumlanması, hükümlerin çıkarılması,
hikmetinin kavranması bakımından önem arz eder.
(Muhsin Demirci, "Esbâb-ı Nüzûl", TDV İslam Ansiklopedisi, c.11, s.360-361)
17