Page 2 - Hitabet ve Mesleki Uygulama 3. Ünite
P. 2
HİTABET VE MESLEKİ UYGULAMA
1. Hutbe ve Hatiplik
Hutbe kelimesi sözlükte “bir topluluk karşısında yapılan etkileyici konuşma” anlamına gelir. Dinî
bir terim olarak ise özellikle cuma ve bayram namazlarında yapılan nasihat içerikli konuşmayı ifade
eder. Konuşmayı yapan kimseye de hatip denir. Ülkemizde cuma ve bayram günlerinde hutbe oku-
yup namaz kıldıran din görevlisine imam hatip denilmektedir.
DEĞERLENDİRELİM
Hutbe, iki bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler
arasında kısa süreli bir oturuş bulunmaktadır. Birinci
bölümde Allah’a hamd edilir, kelime-i şehadet getiri- “Sen insanları Rabb’inin yoluna hik-
lir ve Peygamberimiz’e salât ve selam okunur. Daha metle ve güzel öğütle davet et. Onlarla
sonra nasihat ve öğüt içerikli kısa bir konuşma yapılır. en güzel tarzda mücadele et...”
İkinci hutbede ise Allah’a (c.c.) hamd, Peygamberi-
(Nahl suresi, 125. ayet.)
mize (s.a.v.) salât ve selam ile müminlere dua yer alır.
Cuma hutbesi farz namazdan önce Ramazan ve Kur-
ban bayramı hutbeleri ise bayram namazından sonra Yukarıdaki ayeti hitabet açısından
okunur. Bayram hutbelerine cuma hutbesinden farklı değerlendiriniz.
olarak tekbir getirilerek başlanır.
Hatibin hutbe okurken daha iyi görülmek ve sesi-
ni daha iyi duyurmak üzere çıktığı basamaklı mimari
yapıya minber adı verilir. İmamın cemaate namaz kıl- ِ
َ
َ
َّ َّ
َ ُ ُ َ َ
ِ َّ
َ
dırırken durduğu yer ise mihrap olarak isimlendirilir. يِبنلا ىَلع نوُّلصي هتكئلامو للا نِإ
َ َ َ
ّ
ِ
Hutbe haftada bir gün camide toplanmış olan mü- اوُّلص اونمآ نيذَّلا اهيَأ اي
ُ
َ َ
َ
َ ُّ َ
minlerin başta dinî konular olmak üzere, hayatlarını اميلست اومّلسو هيَلع
ِ
ِ
ِ
kolaylaştıracak, ilişkilerini uyumlu hâle getirecek her ً ْ َ ُ َ َ ْ َ
konuda aydınlatılması için önemli bir fırsattır. (Ahzab suresi 56. ayet.)
Peygamber Efendimiz hutbelerinde konuya uygun “Şüphesiz Allah ve melekleri Pey-
birkaç ayet okur ve nasihat ederdi. Ayrıca hutbelerini gamber’e salât ediyorlar. Ey iman eden-
kısa tuttuğu ve bunu tavsiye ettiği rivayet edilmek- ler! Siz de ona salât edin, selâm edin.”
tedir. Bu konuda Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:
“Kişinin namazının uzun, hutbesinin kısa olması onun
fıkhının (dinde derin bilgi sahibi oluşunun) belirtisidir.
Öyle ise hutbeyi kısa, namazı uzun tutun.”
1
Hz. Peygamber (s.a.v.) cuma ve bayram namazlarının dışında insanları herhangi bir konuda uyar-
ma ya da bilgilendirme ihtiyacı hissettiğinde cuma ve bayram hutbesine benzer konuşmalar yapardı.
Ancak bu konuşmaları Türkçede hitabe şeklinde isimlendirmek daha doğru olur.
1 Müslim, "Cuma", 47.
60