Page 23 - Hadis 1. Ünite
P. 23
HADİS İLMİ VE TEMEL KAVRAMLARI
HADİSİN AÇIKLAMASI
Hadisin ifadesinden, imanın bir asıl yapısı (ki o kalp ile tasdiktir) bir de bu yapının
dalları ve şubeleri olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bazı âlimler hadiste imanın ağaca
benzetildiğine işaret etmişlerdir. Kur'an-ı Kerim’de de iman gerçeğini belirten söz, ağaca
benzetilmiş ve şöyle buyurulmuştur:
“Güzel söz, kökü (yerde) sâbit, dalları gökte olan güzel bir ağaç gibidir. Ki
o ağaç, Rabb'inin izni ile her zaman yemişini verir. Allah, öğüt alsınlar diye
insanlara böyle benzetmeler yapar.”
(İbrahim suresi, 24. ayet.)
İman kökü kalpte, dalları ise, insan davranışları olarak dışarıda yani hayatta olan bir
tevhid ağacıdır. Rivayetlerdeki farklılığa göre bu dallar ya yetmiş veya altmış küsurdur.
“İmanın şubeleri” ile ilgili genel çerçeveyi belirleyen bu hadis, önümüze ilgi çekici bir
çizgi koymaktadır. “Lâ ilâhe illallah” demekten, yoldaki eziyet veren şeyleri gidermeye kadar
uzanan bu çizgi teori ile pratik, düşünce ile uygulama kısacası din ile dünya ayrılmazlığıdır.
Bu hadis bize imanın sadece dil ile ifade edilen bir iddia olmanın ötesine geçmesi
gerektiğini, güzel davranışlara yansımasının önemini anlatmaktadır. Bu güzel davranışlar,
namaz, oruç, güzel ahlak, tevbe, şükür gibi ameller olup imanı desteklemekte ve
güçlendirmektedir.
Peygamber Efendimiz, kalpteki tevhid inancının sözlü ifadesi demek olan “Allah’tan
(c.c.) başka ilâh yoktur.” ikrarının en yüksek ve en üstün iman görüntüsü olduğunu
söylüyor. Yoldan eziyet veren şeyleri gidermenin de bu imanın yerine getirilmesi en kolay
ve belki bir anlamda faydası en az olan belirtisi olduğunu ifade ediyor. Biri tamamen
manevi ve kalbî bir kabulün ifadesi; öteki, yoldan mesela bir taşı kenara iteklemek gibi
tamamen maddî ve fevkalâde kolay bir hareket... Ancak her ikisi de aynı iman gövdesinin
dalları... İnsan davranışlarının iman ile ilgisi, din ile dünyanın birbiriyle olan birlikteliği ve
madde-mâna kaynaşması herhalde ancak bu kadar beliğ bir şekilde ortaya konulabilirdi.
Öte yandan “imanın şubeleri” olarak kitaplarımızda sayılan yetmişten fazla özelliğin
otuzu inançla, kırk yedi tanesi ise dil ve beden ile yapılabilecek ibadetleri, bunlara ilaveten
aile ve toplum hukukuyla alakalı konuları kapsamaktadır. Hatta utanma duygusunun
bile imanın bir şubesi olduğunu hadisimizden öğrenmekteyiz. O halde bütün bunların
ve iman ile ilgili diğer hadis-i şeriflerin topluca ortaya koyduğu gerçek ve verdiği mesaj
şudur: İslam’da iman ile şu ya da bu şekilde alakası olmayan herhangi bir davranış yoktur.
[Nevevî, Riyâzü’s-sâlihîn Peygamberimizden Hayat Ölçüleri (Tercüme ve şerh: M. Yaşar Kandemir
vd.), C 1, s. 459-460 ; a.g.e, C 1, s. 117-118.]
HADİSTEN ÖĞRENDİKLERİMİZ
1. İman, birbirinden farklı değerde de olsa birçok özellikten meydana gelmektedir. Bu
özelliklerin her birinin doğrudan doğruya iman ile alakası bulunmaktadır.
2. İslam’da din ve dünya tam bir bütünlük içindedir.
3. İman şubelerinin her biri başlı başına bir hayır ve iyilik vesilesidir.
4. Hayır yollarının çokluğu, imanın şube sayısından da bellidir.
5. Hayâ hayırdır, hayır getirir.
33