Page 3 - 8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 1. Ünite
P. 3

KADER İNANCI



               1. Kader ve Kaza İnancı


               “Ne  yapayım  kaderim  böyleymiş!”,  “Kader  mahkûmuyuz  elden  ne  gelir?”,
            “Kader  utansın!”  gibi  sözleri  söyleyen  birinin  kader  anlayışı  hakkında  neler
            söyleyebilirsiniz?

               Kelime olarak kader; bir şeye gücü yetmek, biçimlendirmek, planlamak, ölçü ile
            yapmak, kıymetini bilmek, mukayese etmek anlamlarına gelir. Terim olarak ise ka-
            der; Allah’ın (c.c.)* sonsuz ilmi ve kudretiyle, evrende olmuş ve olacak olan her şeyi
            takdir etmesidir.
                              1
               Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de evreni bir ölçü ve düzen içinde yarattığını bildir-
            mektedir.  Evrenin devamı, işleyişi ve son bulması da O’nun takdiri ile gerçekleş-
                       2
            mektedir. Bütün bu ölçü ve düzeni yaratan ve yöneten Allah (c.c.), sonsuz ilmi ve
            kudretiyle her şeyi kuşatmıştır.  Bu konuyla ilgili Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
            “O, karanlığı yarıp sabahı çıkarandır. Geceyi dinlenme zamanı, Güneşi ve Ayı
            da ince birer hesap ölçüsü kıldı. Bütün bunlar mutlak güç sahibinin, hakkıyla
            bilenin takdiridir (ölçüp biçmesidir).”   3

               Kader inancının iyi anlaşılabilmesi için kaza kavramının da bilinmesi gerekir. Kelime
            olarak kaza, hükmetmek, emretmek, yaratmak ve gerçekleştirmek anlamlarına gelir.
            Terim anlamı ise kaza, ezelde bilinen ve takdir edilen şeyin, zamanı ve yeri geldiğinde
            Allah (c.c.) tarafından yaratılması demektir. Örneğin; “Su 100 derecede kaynar.” kuralı
            kader kavramını ifade ederken, 100 dereceye ulaşan suyun kaynaması da kazadır.
































                                    Allah (c.c.) her şeyi bir ölçüye göre yaratmıştır.
            *  Celle celâluhû: O’nun şanı ne yücedir.
            1  bk. MEB Dinî Terimler Sözlüğü, s. 239.
            2  bk. Furkân suresi, 2. ayet.
            3  En’âm suresi, 96. ayet.

                                                       12
   1   2   3   4   5   6   7   8