Page 19 - 8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 5. Ünite
P. 19

KUR’AN-I KERİM VE ÖZELLİKLERİ



            gelenleri,  Hz.  Nuh’u  (a.s.)  inkâr  ettiler.  Bu  olay  Kur’an’da  şöyle  anlatılmaktadır:
            "... Biz seni sadece bizim gibi bir insan olarak görüyoruz. Sana alt tabakamız-
            dan başkasının uyduğunu da görmüyoruz. Sizin bize karşı bir üstünlüğünüzü
            de kabul etmiyoruz, bilâkis sizin yalancı olduğunuz kanaatini taşıyoruz” dedi-
            ler.”  Hz. Nuh’a (a.s.) inanan az sayıdaki insanı da küçümsediler. Çünkü onlar için
                 51
            üstünlük ölçütü makam, mevki, zenginlik ve kabilenin kalabalık oluşuydu.

               İnkarcıların hakaretlerine karşılık Hz. Nuh (a.s.) şu cevabı verdi: “... Ey kavmim!
            Bir de şöyle düşünün: Ya benim, rabbimden gelmiş açık bir delilim varsa ve
                                                                                           52
            O kendi katından bana rahmet vermiş de siz bunu anlamamışsanız!...”  Ancak
            halkın peşinden sürüklendiği kavmin ileri gelenleri, zenginliğe düşkünlükleri, ca-
            hillikleri, kibir ve küstahlıkları sebebiyle Hz. Nuh’un (a.s.) peygamberliğini kabul
            etmediler. Bununla da yetinmeyen inkârcılar, Hz. Nuh’a (a.s.) inanan fakir kimse-
            leri hor gördüler ve onlarla eşit haklara sahip olmayı içlerine sindiremediler. Hz.
            Nuh’tan (a.s.) kendisine uyan alt tabaka insanları yanından uzaklaştırmasını istedi-
            ler. Bunun üzerine Hz. Nuh (a.s.) bu haksızlığa göz yummayacağını şu şekilde anlat-
            tı: “... Siz istiyorsunuz diye) ben iman edenleri kovacak değilim; onlar (imanları
            sayesinde) rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi bilgisizliğe gömülmüş bir
            topluluk olarak görüyorum.”
                                             53
                Hz. Nuh (a.s.), kendisinin onlardan biri  olduğunu, onlar için ancak iyilik istediğini
            anlattı. Ancak inkârcılar bir kimsenin peygamber olabilmesi için zengin, varlıklı, ge-
            lecekten haber veren, hatta insan değil melek olması gerektiğini düşünüyorlardı.
            Hz. Nuh  (a.s.) ise onların bu isteklerine karşın şu cevabı verdi: “Size, ‘Allah’ın ha-
            zineleri benim yanımdadır’ demiyorum, gaybı da bilmem, melek olduğumu da
            söylemiyorum...”
                               54
               Hz.  Nuh  (a.s.)  en  sonunda  kavmini  toplanarak  bir  karara  varmaya  çağırdı:
            “... Ey kavmim! Eğer benim aranızda bulunmam ve Allah’ın ayetlerini bildirmem
            zorunuza gidiyorsa, bilin ki ben yalnız Allah’a dayanıp güveniyorum; siz de or-
            taklarınızı toplayıp ne yapacağınızı kararlaştırın, yapacağınız iş içinizde niyet
            olarak kalmasın ve bana mühlet de vermeden yapacağınızı yapın.”  Bu çağrının
                                                                                      55
            sebebi, daha sonra içlerinden bir kimsenin “Aslında ben iman edecektim.” diyerek
            başkasına suç atmasını engellemekti.

               Hz. Nuh’un (a.s.) kavmi, onun çok uzun süre yaptığı çağrıya kulak vermedi, onu
            dinlememek konusunda direndi. Yüce Allah, Hz. Nuh’a (a.s.) az sayıda inanan dı-
            şında kavminden başka birinin artık inanmayacağını haber verdi. Inkârcılara ilahî
            cezanın  geleceğini,  bu  cezadan  hiçbirinin  kurtulamayacağını  bildirdi.  “Bizim
                                                                                          56
            gözetimimiz altında ve öğrettiğimiz şekilde gemiyi yap, haktan sapanlar için

            51 Hûd suresi, 27. ayet.
            52 bk. Hûd suresi, 28. ayet.
            53 bk. Hûd suresi, 29. ayet.
            54 bk. Hûd suresi, 31. ayet.
            55 Yûnus suresi, 71. ayet.
            56 bk. Hûd suresi, 36. ayet.

                                                       130
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24