Page 13 - 6. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 5. Ünite
P. 13

Ünite -5-


            Ammar’ın (r.a) gönlünü rahatlatmıştı.  Resulullah “Ammar iliklerine kadar iman ile dolu-
                                                28
            dur.”  buyurarak onu övmüştür.
                 29
                    Ammar b. Yâsir, on üç yıl Mekke’de müşriklerin her türlü baskı ve işkencelerine
            sabrederek Hz. Peygamber’in en büyük yardımcısı oldu. Akabe biatlarından sonra Me-
            dine’ye hicret etti. Mescid-i Nebi’nin inşasında bütün gücüyle çalışarak Allah Resulü’nün
            takdirini kazandı.
                    Ammar b. Yâsir; Bedir, Uhud, Hendek savaşları ve Mekke’nin Fethi dahil tüm se-
            ferlerde Hz. Peygamber’in yanında yer aldı. Peygamber Efendimizin vefatından sonra Hz.
            Ebu Bekir’in halifeliği döneminde Yemâme Savaşı’nda kahramanca savaştı. Hz. Ömer Dö-
            nemi’nde İran fetihlerine ve Nihavend Savaşı’na katıldı. Kûfe valiliği yaptı. Hz. Osman za-
            manında bölgedeki durumu araştırmak için Mısır’a gönderildi. Hicretin 37. yılında doksan
            üç yaşında Hz. Ali’nin yanında katıldığı Sıffin Savaşı’nda şehit oldu. Hz. Ali’nin kıldırdığı
            cenaze namazından sonra şehit olduğu yere defnedildi.
                                                                 30

                          Düşünelim
                                   Paylaşalım


               “Üç şeyi her kim bir araya getirebilirse imanın tamamını elde etmiş olur: Kendi
               aleyhine de olsa insafı elden bırakmamak, herkese selam vermek, fakir iken bile
               sadaka vermek.”                                                     (Buhârî, İman, 20.)


               Ammar b. Yâsir’in yukarıdaki sözünden çıkarılabilecek mesajları arkadaşla-
               rınızla paylaşınız.


                    Vahiy Kâtibi: Zeyd b. Sâbit
                    Peygamberimizin akrabalarından Nevvar binti Mâlik’in oğlu olan Zeyd b. Sâbit,
            Medine’de doğup büyüdü. Son derece zekiydi. Zekâsını doğru yönde kullanan, çocuklu-
            ğundan itibaren harika işler başarmış olağanüstü bir sahabiydi.
                    Zeyd b. Sâbit, babasını Medine’de bir iç savaşta kaybetmiş, küçük yaşta yetim
            kalmıştı. Annesi, Ümâre b. Hazm ile evlendi. Ümâre (r.a), Zeyd b. Sâbit ile yakından ilgi-
            lendi. Onu şiir meclislerine götürdü. Zeyd (r.a) burada pek çok şiir ezberledi.
                    Medineliler İslam ile tanışınca üvey babasının teşvikiyle Kur’an ayetlerini ezber-
            lemeye başladı. Hicrete kadar tam on yedi sure ezberlemişti. Peygamberimiz Medine’ye
            hicret edince sahabiler onu Peygamberimize götürdüler. Ondan övgü ile bahsederek şöy-
            le takdim ettiler:
                    – Ya Resulallah! Bu Neccarlı çocuklardan Zeyd’dir. Sana inen Kur’an’dan tam on
            yedi sure ezberledi. Duyduğu sözlerden memnun kalan Peygamber Efendimiz:
                    –  Maşallah,  Allah  mübarek  etsin!  Ezberlediğin  sureleri  okur  musun?  buyurun-
            ca bildiği bütün sureleri okudu. Onu huşu içinde dinleyen Peygamberimiz, çok beğendi.
            Övgü dolu sözler söyledi. Sonra da:
                    – Ey Zeyd! Benim için Yahudilerin dilini öğren. Vallahi yazışma konusunda onlara
            güvenemiyorum, buyurdu.
                                      31
            28 bk. Nahl suresi, 106. ayet.
            29 Nesâî, İman, 17; İbn Mâce, Mukaddime, 11.
            30 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 3, s. 250-263.
            31 Buhârî, Ahkâm, 40; İbn Sa’d, et-Tabakât, C 2, s. 358.


                                                      117
   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18