Page 23 - 6. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 1. Ünite
P. 23
Ünite -1-
4. Bir Hadis Öğreniyorum
ِ
ِ
ِ
اركنم مكنم ىار نم : ملس و هيلع للا ىلص للا ُ لوسر َ لاق
ّٰ
َ
ٰ
َّ
َ
َّ
ّٰ
َ ْ
ُ ْ
ً ُ ْ َ ْ َ َ َ َ ْ َ ُ َ ُ َ
ِ
ِ ِ
ِ
ِ ِ ِ
هناسلِبف عطتسي مَل ناف هديِب هرِيغيلف
َ َ
َ
ْ
ْ َ
َ ْ َ َ ْ َ ُ ْ ّ ُ
ِ
ِ
ِ
ِ
ِ
ِ
نامي ْ لا فعضا كلذ و هِبلقِبف عطتسي مَل ناف
َ َ ٰ
ْ َ َ
ْ َ
ُ ْ
َ َ َ ْ َ ْ َ ْ
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Bir kötülük gören kişi, eliyle değiştirmeye gücü yetiyorsa onu eli ile değiştirsin.
Buna gücü yetmez ise diliyle değiştirsin. Buna da gücü yetmezse kalbi ile (o kötülüğe)
tavır koysun (onu hoş görmesin). Ancak bu imanın en zayıf olanıdır.”
(Müslim, İman, 78.)
Allah’a (c.c) inanan bir insan asla kötülükten hoşlanmaz. Bir kötülük gördüğünde
ona engel olmaya çalışır. Kendi başına engelleyemezse yetkili kişileri haberdar ederek
engellenmesini sağlar. Bunu yapamıyorsa karşısındakini sözlü olarak uyarır ve yaptığının
doğru olmadığını söyler. Buna da imkân bulamazsa hiç değilse gönlü huzursuz olur.
İnsanları uyarabilmesi için kişinin öncelikle kendi davranışlarını düzeltmesi gere-
kir. Kendi yapmadığı şeyi başkalarına tavsiye eden kişinin sözüne kimse kulak asmaz.
Bu konuda üslup da çok önemlidir. Peygamberimizin emrettiği şekilde müjdeleyici ve
kolaylaştırıcı olunmalı, insanları bıktıracak şekilde davranılmamalıdır. Zorlamak ve nefret
ettirmek bir sonuca ulaştırmayacağı gibi insanları daha da uzaklaştırmaya sebep olabilir.
Bir Müslüman olarak yaşadığımız topluma ve çevremizdeki problemlere duyarsız
kalamayız. Bilgi birikimimiz ve sahip olduğumuz imkânlar ölçüsünde iyiliği tavsiye etmeli
ve kötülükleri de engellemeye çalışmalıyız. İstiklâl şairimiz Mehmet Akif Ersoy, bu sorum-
luluğumuzu şiir diliyle şöyle ifade etmiştir:
“Adam, aldırma da geç git, diyemem, aldırırım!
Çiğnerim, çiğnenirim, Hakkı tutar kaldırırım!” 29
Düşünelim
Paylaşalım
Çevremizde gördüğümüz yanlışları düzeltmeye çalışmanın toplum huzuru
açısından ne gibi faydaları vardır? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla payla-
şınız.
29 Mehmet Akif Ersoy, Safahat, s. 358.
33