Page 16 - 9. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 4. Ünite
P. 16
GENÇLİK VE DEĞERLER 4. Ünite
ber, faziletli ameller arasında anne
26
babaya iyiliği de saymıştır. Başka NOT EDELİM
bir hadisinde de anne babaya saygı-
sızlığı büyük günahlar arasında zik- “Rabbin hoşnutluğu anne babanın
retmiştir. hoşnutluğuna, Rabbin öfkesi de anne
27
Anne baba çocuklarına şefkat ve babanın öfkesine bağlıdır.”
merhametle yaklaşıp büyük bir fe- (Tirmizî, Birr, 3.)
dakârlıkla onları yetiştirir. Çocukları “Anne baba, kişinin cennete girmesine
için bütün imkânlarını seferber eder- vesile olacak en yüce kapılardan birisidir.
ler. Evlatlara düşen görev de anne Bu kapıdan girme fırsatını kaybetmek
babalarına saygıda kusur etmemek ya da değerlendirmek artık senin arzuna
ve yaşlılıklarında onlara kol kanat kalmış!” (Tirmizî, Birr, 3.)
germektir.
Allah’a iman ve anne babaya saygı her şeyden önce bir kalp ve gönül işidir.
Ayette “Rabbiniz kalplerinizdekini en iyi bilendir...” ifadesiyle bu hususa işaret
28
edilmiştir. Öyleyse insan öncelikle kalbinde güzel duygular, niyetler geliştirmeli,
iç dünyasını düzeltmelidir. Allah bu şekilde iç dünyasını kötülüklerden arındırıp gü-
zelleştirenlere af ve mağfiretiyle muamele edecektir.
Üçüncü sorumluluk akrabaya ve ihtiyaç sahiplerine iyilik etmek, hayır yapmaktır.
İsrâ suresi 26. ayette akrabaların başta zikredilmesi bu hususta önceliğin onlara
verilmesi gerektiğini gösterir. Bu ayetteki “... hakkını ver” ifadesi, hem nafaka bor-
cunu ve farz olan zekât ibadetini hem de nafile olarak yapılan hayırları kapsamak-
tadır. Ayette yoksulların zikredilmesi nedeniyle buradaki verme emrinden özellikle
mali yardımın kastedildiği anlaşılmaktadır.
Ayetlerde ayrıca kişinin kazanç ve
servetini sadece kendisine ayırma- NOT EDELİM
ması gerektiği vurgulanmaktadır.
Müslüman kendi ihtiyaçlarını normal “Cimri ile Allah yolunda harcama yapan
bir şekilde karşıladıktan sonra akra- kimsenin hâli, üzerlerinde demirden birer
balarının, komşularının ve diğer muh- zırh bulunan iki adamın hâline benzer:
taç insanların da onun malında hakkı Cömert olan, bir hayırda bulunmaya niyet
olduğu bilinciyle yaşamalıdır. Bu du- ettiğinde üzerindeki zırh öyle genişler ki
yarlılık toplumsal hayatta birlik, sevgi (önceki dar hâlinden kalma) izler bile
ve adalet ruhunun ortaya çıkmasına silinir gider. Cimri, bir hayırda bulunmak
yardımcı olur. Böylece akrabalar ara- istediğinde ise (âdeta) üzerindeki zırh
sında birlik sağlanır, zenginler fakirle- büzüşür, elleri köprücük kemiklerine
re yardım eder ve yolcular kendilerini yapışacak gibi sıkışır ve zırhın her halkası
cömert ev sahipleri arasında şerefli yanındaki halkayı sıkıştırır.”
bir misafir olarak bulabilir. Hak kav- (Müslim, Zekât, 77.)
ramı çok geniş kapsamlıdır. Her birey,
insanların kendisi ve serveti üzerinde hakları olduğunu kabul etmelidir. Yardım
ederken bir lütufta bulunuyormuş gibi değil insanların kendi üzerindeki haklarını
ödüyormuş gibi hissetmelidir.
26 bk. Buhârî, Edeb, 1.
27 bk. Buhârî, Edeb, 6.
28 İsrâ Suresi, 25. ayet. 99