Page 11 - Temel Dini Bigiler İslam-1 Ortaokul 4. Ünite
P. 11

YORUMLAYALIM
                  Sevgili Peygamberimiz, “Mümin bal arısı gibidir.
                Temiz olanı yer, temiz olanı (balı) üretir, bir çiçeğe
                konduğunda onu kırıp bozmaz.” buyurmuştur.

                                              (Ahmed b. Hanbel, II, 199.)
                  Peygamberimizin yukarıdaki benzetmesini bir Müs-
                lümanın nasıl olması gerektiği açısından yorumlayınız.
                                                                    Görsel 4.10


               Peygamberimiz konuşurken nezaketi elden bırakmamış, sözleriyle kimseyi incitmemiş
            ve kırmamıştır. Nitekim Enes b. Mâlik, Hz. Peygamberin hiçbir zaman kötü sözler söyleyen
            ve lânet eden biri olmadığını belirtmiştir.  Peygamberimiz “Hayâ imandandır, imanın yeri
                                                    37
            ise  cennettir.  Kötü  konuşmak  kabalıktandır.  Kabalık  (insanları  incitmek)  ise  cehennem-
            dedir.”  buyurarak kaba, kötü söz söyleyenleri uyarmıştır. Bir keresinde Ebû Cürey isimli
                  38
            bir kişi Hz. Peygamberden öğüt istediğinde Hz. Peygamber, “Kimseye sövme!” demiş ve

            sözlerine şöyle devam etmiştir: “... Eğer bir kimse sana söver ve sende (olduğunu) bildiği
            bir şeyden dolayı seni yererse, sen onda (olduğunu) bildiğin bir şeyden dolayı onu yerme!
            Çünkü bunun vebali onadır.” Ebû Cürey, “Bundan sonra hür olsun köle olsun hiçbir insana,
            hiçbir deveye ve koyuna sövmedim.” der.  İnsanlara, canlılara kaba ve kötü söz söylenme-
                                                    39
            mesi konusunda Müslümanları uyaran Peygamberimiz, aynı hassasiyeti ölüler için de gös-
            termiş ve onları hayırla yâd edip yaşayan akrabalarını kıracağı düşüncesiyle onlara kötü
            söz söylenmemesini öğütlemiştir. 40

               Hz. Peygamber, arkadaşlarına, ailesine, çevresindeki herkese nezaketle davranmıştır.
            Herkesin sorularını içtenlikle cevaplamış, davetlerine icabet etmiş, ikramlarını geri çevir-
            memiş, misafirlerine ikramda bulunmuştur. Büyüklerini, akrabalarını ve hastaları ziyaret et-

            miş, cenazelere katılmaya ve taziyede bulunmaya özen göstermiştir. Hasta ziyaretlerinde
            dua ederek hastaya moral verilmesinin,  aile ferdi bile olsa ev ziyaretlerinde izin isteyerek
                                                   41
            eve girilmesinin,  yaptıkları iyilikler için insanlara teşekkür edilmesinin,  karşılaşılan kişiye
                            42
                                                                                 43
            selam verilmesinin gerekliliği  gibi konularda Müslümanları eğitmiş, adabın ve nezaketin
                                         44
            topluma yerleşmesini sağlamıştır.
            37 bk. Buhârî, Edeb, 38.
            38 Tirmizî, Birr, 65.
            39 Ebû Dâvûd, Libâs, 25.
            40 bk. Tirmizî, Birr, 51.
            41 bk. Ebû Dâvûd, Cenâiz, 8.
            42 bk. Muvatta’, İsti’zân, 1.
            43 bk. Tirmizî, Birr, 35.
            44 bk. Müslim, Îmân, 93.


                                                       105
   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16