Page 12 - 9. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 4. Ünite
P. 12

PEYGAMBERİMİZİN HAYATI



                  Hicretin üçüncü yılında iki ordu Uhud’da karşı karşıya geldi. Savaşın başlarında Müslü-
                  manlar düşman ordusuna karşı üstünlük sağladı. İslam ordusu, panik içinde kaçan müş-
                  riklerin ardına düşünce savaşın sona erdiğini zanneden okçuların büyük bir kısmı ganimet
                  toplayan arkadaşlarına katılmak için yerlerini terk etti.  Hz. Peygamber’in kesin talimatına
                  uyulmamasıyla savaşın gidişatı değişti. Müşrik süvari birliğinin komutanlığını yapan Halid
                  b. Velid arkadan dolaşarak Ayneyn Tepesi’nde kalan Abdullah b. Cübeyr ve emrindeki az
                  sayıdaki okçuyu şehit etti. Toparlanan müşrikler Müslümanları iki taraftan kuşatmış oldu.
                  Savaşın seyri bir anda İslam ordusunun aleyhine döndü. Yoğun çarpışmaların sonrasında
                  Müslümanlar Uhud Dağı’nın eteğinde Resulullah’ın (s.a.v.)  etrafında kenetlendi. Allah Resu-
                  lüʼnün (s.a.v.)  “Kendilerini Allah’a çağıran peygambere bu zulmü reva gören bir kavim nasıl
                  kurtuluşa erer.”  şeklindeki sözleri savaşın şiddetini açıkça ortaya koymaktadır..
                                21
                  Çatışma sonunda başta Hz. Hamza, Mus’ab b. Umeyr ve Abdullah b. Cahş olmak üzere
                  yetmiş Müslüman şehit düşmüş, çeşitli yerlerinden yaralanan Rahmet Elçisi’nin birkaç dişi
                  de kırılmıştı. Herhangi bir tarafın diğerine kesin bir üstünlüğünden söz edilemese de Bedir’in
                  intikamını aldığına inanan müşrikler Ebu Süfyan’ın çevresinde toplanarak geri çekildiler.
                                                                                                 22
                                                   2.5. Reci ve Bi’r-i Maune
                                                   Uhud Gazvesi’nden birkaç ay sonra elim bir olay yaşan-
                                                   dı. Adel ve Kare kabilelerinden bir heyet, Hz. Peygam-
                                                   ber’den kendilerine İslam’ı öğretecek ve Kur’an okuta-
                                                   cak  muallimler  istedi.  Zaman  zaman  kabilelerin  buna
                                                   benzer  talepleri  olmuş  ve  Rahmet  Elçisi  bunları  geri
                                                   çevirmemişti. Oysa bu heyetin asıl niyeti, gönderilecek
                                                   sahabilerin bir kısmını öldürmek bir kısmını ise Bedir ve
                                                   Uhud’da yakınlarını kaybeden Mekkelilere satmaktı.

                                                   Resul-i Ekrem, Suffe’de yetişmiş on seçkin sahabiyi
                                                   kendilerine dini öğretmek üzere onlara gönderdi. Reci
                          Görsel 4.8               yakınlarında  konaklayan  muallim  heyetine  yaklaşık
                 Reci Olayı’nın gerçekleştiği yer
                     (Fotoğraf: Orhan Durgut)      yüz kişi tarafından baskın düzenlendi. Pusuya düşen
                                                   Müslümanlar  karşılık  verince  yedi  sahabi  oracıkta,
                  esir edilen Abdullah b. Târık ise yolda şehit edildi. Esir alınan Zeyd b. Desinne ile Hubeyb
                  b. Adî Mekkelilere satıldı. Hapsedilen Zeyd (r.a.)  ve Hubeyb (r.a.) , haram ayların çıkmasının
                  ardından öldürülmek için şehir dışına götürüldüler. İmanlarını terk etmeye zorlanan saha-
                  biler buna razı olmadıkları için şehit edildiler. 23

                  Uhud Savaşı’ndan yaklaşık dört ay sonra herkesi derinden sarsan bir olay daha ya-
                  şandı. Hz. Peygamber’i ziyarete gelen Ebu Bera isminde bir kabile reisi, İslam hakkın-
                  da bilgi aldıktan sonra kabilesinin de bu dini öğrenmelerinin yararlı olacağını söyledi.
                  Ashâbının can güvenliği konusunda kesin söz alan Peygamber Efendimiz, İslam’ı tebliğ etme-
                  leri için onlara yetmiş kadar sahabe gönderdi. Heyet, Bi’r-i Maune denilen kuyuların yanında
                  21  Buhârî, Meğâzî, 22.
                  22  Vâkıdî, Meğâzî, C 1, s. 199-233.
                  23  Buhârî, Meğâzî, 10; İbn Hişâm, es-Sîre, C 3, s. 178-182.

                    104
   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17